Merhaba, adım Defne.
Hayatın bana nereye kadar izin verdiğini bilmiyorum ama ben kendime Kadıköy’ü seçtim. Bu semtin kaldırımlarını, martı sesli sabahlarını, yağmurlu akşamlarını ve yorgun çehreli gecelerini sevdim. Ve burada, herkesin kendine ait bir ritmi olduğu bu yerde, Kadıköy escort olarak yaşadığım anlar sadece fiziksel temasla ilgili değil.
Bazen bir bakış, bir gecenin tamamı olur. Bazen kısa bir yürüyüş bile bir adama iyi gelir. Herkesin hikâyesi farklı ama ortak nokta şu: Bu semtte insanlar hâlâ anlaşılmak istiyor.

Gündüzleri Kadıköy: Kırık Kalplerin Soluklandığı Semt
Sabahları Moda Caddesi’nde yürümeyi seviyorum. Elimde kahvem, kulaklıklarımda yavaş bir caz parçası… Bazen kitapçıların vitrinlerine bakıyorum, bazen sahaflara dalıp saatlerce kitap karıştırıyorum.
Kadıköy’ün en güzel yanı şu: Kimse kimseyi umursamıyor ama herkes bir parçanı fark ediyor.
Gün içinde Bahariye Caddesi’nde vakit geçiririm. Özellikle hafta içi erken saatlerde… İnsan kalabalığı henüz uyanmamış olur. Kaldırımlar sessizdir, esnaf henüz kahvaltı eder. Ben de bu sessizliğe karışırım, görünmez olurum.
Kadıköy escort olmanın gündüz yüzü, aslında hep içe dönük bir hazırlık gibidir. Kendini toplarsın, dünyayı dinlersin. Çünkü geceleri bambaşka olur bu semt.
Parklarda Başlayan Sessiz Dostluklar
Kadıköy’de iki parka özel bağım var: Yoğurtçu Parkı ve Moda Sahil Parkı.
Yoğurtçu, sabah saatlerinde gerçek bir terapi alanı gibi. Koşuya çıkanlarla, köpek gezdirenlerle aynı zeminde yürümek insanı sadeleştiriyor. Bazen bir banka oturuyorum. Gelen mesajlara bakmadan, sadece nefes alıyorum.
Moda Sahili ise başka…
Özellikle gün batımında… Renkler değişir, insanlar yavaşlar, hava duygularla ağırlaşır. Sahilde otururken bazen bir yabancı yanınıza gelir, bir sigara ister ya da saat sorar. Ama aslında o anlar, temas kurmak için yaratılmıştır. Ben birçok hikâyeye burada tanık oldum.
Kadıköy escort olarak yaşadığım en anlamlı bağlantıların bazıları, işte bu parklarda başlamıştı. Bir selamla, bir bakışla…
Akşamüstü: Sokağa Karışan Kimliksiz Kalabalık
Akşam saatleri Kadıköy için geçiş zamanıdır. Günün bitişiyle gecenin başlangıcı arasında bir boşluk oluşur. O boşlukta insanlar telaşlıdır ama kimse nereye gittiğini bilmez. Sanki sadece yürümek için yürüyorlar.
Ben genellikle bir çay bahçesinde otururum bu saatlerde. Moda Çay Bahçesi, favorim. Havanın durumuna göre iç ya da dış kısımlarda, sakin bir masa bulurum. Sipariş ettiğim çayın yanında mutlaka bir not defterim olur.
Yoldan geçen çiftleri izlerim. Genç çocukların gözlerindeki umudu, orta yaşlıların bakışlarındaki yorgunluğu… Bir insanın yürüyüşünden çok şey öğrenirsin.
Kadıköy’ün Gecesi: Işıklar Altında Çırılçıplak Ruhlar
Kadıköy geceleri, maskelerin düştüğü zamanlardır. Barlar Sokağı ışıl ışıl olur. Her köşeden farklı bir müzik yükselir. İnsanlar bir yere yetişir gibi yürür ama çoğu sadece kendisinden kaçıyordur.
Benim için geceler üç türlü geçer:
- Kalabalık içinde yalnız kalmak
- Bir müşteriyle sessiz bir yürüyüş paylaşmak
- Bir bardan çıkıp, sadece konuşmak için bir çay ocağında oturmak
İşte bu üçüncüsü en çok iz bırakır. Çünkü konuşmak, çıplak kalmaktır bazen.

Kadıköy’ün Pubları: Kimliğini Askıya Astığın Yerler
Arkaoda – Alternatif Ruhların Buluşma Noktası
Arkaoda, benim en çok zaman geçirdiğim yerlerden biri. İçerideki atmosfer tam olarak “ne olmak istiyorsan ol” hissini yaşatıyor. Loş ışık, yavaş elektronik müzik ve köşede oturan sessiz karakterler…
Burada herkes bir hikâyenin içinde gibi.
Ben genelde tek başıma giderim. Yanıma biri oturursa konuşurum, oturmazsa sadece dinlerim. Çünkü Kadıköy escort olarak tanıdığım en güzel insanlar, hep Arkaoda’nın sessiz akşamlarında çıktı karşıma.
Karga – Karışık Ama Sıcak
Karga’da her şey biraz fazla gibi. Renkler, sesler, insanlar… Ama tam da bu karmaşa, sana kendi sessizliğini hatırlatıyor. Terasta oturup sigara içerken, yan masadaki bir yabancı bazen size öyle bir şey söyler ki… Tüm geceyi değiştirir.
Bazen müşterilerimle burada buluşurum. Ama önce dışarıda bir yürüyüş yapar, sonra içeri geçeriz. Konuşmalar burada daha samimi olur. Çünkü bu pub, içten olmayanı barındırmaz.
Bina – Loşluğun İçinde Kaybolmak
Bina, konuşmadan bağ kurabileceğin bir yerdir. İçeri girdiğinde, sesler geride kalır. Herkes kendi masasında ama gözleriyle dolaşır. İşte bu yüzden, sessiz müşterilerimi buraya getiririm. Sadece var olmak için… sadece aynı havayı paylaşmak için.
Bir Geceden Hatırladıklarım: İsimsiz Ama Anlamlı
Geçtiğimiz hafta bir müşteriyle sahilde yürüyorduk. 40’larının ortasında, gözlerinin kenarında ince çizgiler vardı ama dudaklarının kenarında da çocukluk gülüşü…
Adını hatırlamıyorum. Belki de hiç söylemedi. Ama bana şöyle demişti:
“Benimle gel, ama beni değiştirme. Sadece olduğum gibi durabilmem için…”
Ben de dedim ki:
“Beni tanıyan herkes, olduğun gibi kalmana yardım eder. Çünkü ben seni sadece görmek istiyorum, düzeltmek değil.”
O gece konuşmadık. Moda Sahili boyunca yürüdük. Ayak seslerimiz uyum içindeydi. Gözlerimiz gökyüzündeydi. O an anladım ki, bazı insanlar seni sevişmeden bile unutamaz.
Kadıköy Escort Hayatında Anlam, Bedenden Geçmez
Ben her gece farklı biri değilim. Her sabah başka biri olarak uyanmam. Ama her insan bana bir parça bırakır. Bazısı bir şarkı, bazısı bir kelime, bazısı sadece bir bakış…
Ve ben bunları toplar, not defterime yazarım. Çünkü unutmak istemem. Yaşanan her bağ, bana da iyi gelir.
Kadıköy’de yaşıyorum çünkü burada hâlâ insan ilişkileri yüz yüze. Göz teması kurmadan olmaz. Ve buradaki erkekler, gerçek temasa aç. Onlara sadece beden değil, sıcaklık da gerekiyor. Ve ben bunu biliyorum.

Son Söz: Kadıköy’ün Gecelerinde Varlık Hissiyle Kaybolmak
Ben Defne.
Kadıköy escort olarak yaşadığım hiçbir geceyi, “sadece iş” diye geçirmem. Her insanı ayrı tanırım. Her hikâyeye başka bakarım. Ve en önemlisi: kimsenin yarasını küçümsemem.
Belki sen de bir akşam Moda Sahili’nde yürüyorsundur. Belki bir pub köşesinde sessizce oturuyorsundur. Belki o gece birlikte olmayacağız. Ama bil ki seni anladığım bir an mutlaka olacak.
Ve o an geldiğinde…
Yalnız olmadığını hissedeceksin. Çünkü Kadıköy escort olmak, sadece yanında olmak değil; kalbine dokunmak demektir.
Kadıköy Escort Defne’nin Hatıralarından: Sabah Başlayan Gecelere Dönüşen Sessizlik
Günlerden salıydı. Saat sabah 08:00. Bahariye Caddesi henüz yeni uyanıyordu. Gazeteciler köşe başında simit bekliyor, minibüsçüler esniyordu. Hava, martıların kanatlarına yumuşak bir gri serpmişti.
O sabah gelen mesaj farklıydı. Genelde geceleri çağrılırım. Ama bu adam, sabah saatlerinde “Bugün çok konuşmadan, çok hissetmeye ihtiyacım var,” diye yazmıştı.
Benim için bu bir davetti. Kadıköy’ün sabahları, insanın içine işleyen bir huzur taşır. Sessizliğin sokak lambalarıyla vedalaştığı, kalabalığın henüz sahneye çıkmadığı o saatlerde, içten gelen çağrılar geri çevrilmez.
İlk Buluşma: Moda’da Bir Kafede Sıcak Bir Çay
Moda’da küçük bir kafe vardı, deniz gören ama göz yormayan. Gözlük kullanan bir adam oturuyordu. Sakalı hafif kırlaşmış, yüzünde ne kibir ne korku vardı. Gözleri kitap sayfasına değil, penceredeki martıya odaklıydı.
Ben yanına oturduğumda, sadece başını salladı. Hiç tanımadığım ama bir şeyleri çok iyi bilen biri gibiydi.
Sipariş vermedi bile. Garson geldi, onun için her zaman gelen aynı çayı getirdi. Sanki haftalardır o köşede bekliyormuş gibiydi.
“Ben sana ne anlatacağımı bilmiyorum,” dedi.
“Anlatma,” dedim. “Sadece hisset, ben zaten dinliyorum.”
O an sanki bir yük boşaldı üzerimizden. İkimiz de içimize doğru bir adım attık.
Kadıköy’ün Öğleye Yaklaşan Sokakları
Çaylar bitti. Sözler azaldı. Gözler uzakta dolandı. Sonra yürümeye başladık. Moda’dan Yoğurtçu Parkı’na kadar hiç konuşmadan yürüdük. Sadece adımlarımız konuştu.
Yol boyunca kaldırımların çatlaklarında büyüyen otları, apartman camlarından sarkan eski tülleri ve yol kenarında sabah kahvesi içen yaşlıları izledik.
Kadıköy escort olarak birçok erkekle yürüdüm. Ama onunla yürümenin bir farkı vardı. Yanımda yürümesi değil, ritmimi bozmayışı güzeldi.
Bir noktada, Yoğurtçu’nun içinde bir banka oturduk. Elini uzatmadı. Dizime dokunmadı. Sadece yanımda oturdu.
“Ben biriyle susmayı unutmuşum,” dedi.
“Ben susanlarla konuşmayı öğrendim,” dedim.
Öğleden Sonraya Doğru: Kalabalığın İçinde İki Yabancı
Saat 13:00 olmuştu. Artık sokaklar kalabalıklaşmıştı. Kadıköy, kendi telaşına dönüyordu. Biz hâlâ yan yana yürüyorduk. Durağa yaklaşınca sordu:
“Eve gelmek ister misin? Ama sadece çay içeriz. Birlikte susarız yine.”
Hiç tereddüt etmedim. Çünkü her zaman soyunmak gerekmez. Bazen sadece ayakkabılarını çıkarıp bir halıya uzanmak, birine en çok yaklaşma biçimidir.

Evinde: Kitaplar, Kahveler ve Sessiz Bakışlar
Evi Rasimpaşa tarafındaydı. Üç katlı eski bir apartmanın en üst katında, sade döşenmiş bir daire. Her yerde kitap vardı. Raflara sığmamış, sehpanın altına, pencere kenarına istiflenmiş romanlar. İçeri girerken ayakkabılarımı çıkarırken sordu:
“Sen hangi kitabı hiç okumadın ama adını hep sevdin?”
Bir an düşündüm.
“Tutunamayanlar.”
Gülümsedi.
“Ben de o kitabı yıllardır taşırım, hiç açmadım.”
İşte o anda, ortak bir yalnızlık oluştu aramızda. Ve bu yalnızlık, bir çekim değildi. Daha çok bir rahatlık, bir kabullenme hissiydi.
Kadıköy Escort Gözünden: Temassız Ama Dolu Bir Temas
Koltukta yan yana oturduk. O, kahve yaptı. Türk kahvesi. Köpüğü yerindeydi. Kupası biraz çatlamış ama sıcaktı. Sözler yoktu, sadece gözler vardı. Bazen bakıştık, bazen aynı anda başka yerlere daldık.
Ben, bir müşterinin evinde hiç bu kadar “misafir” gibi hissetmemiştim. Bana kendimi satır aralarındaki bir cümle gibi hissettirdi. Tamamlanmamış ama eksik de değil.
Bana şöyle dedi:
“Kadıköy değişiyor, insanlar değişiyor. Ama bazı anlar sabit kalıyor. Sen o anlardan biri gibi geldin.”
Ben ise sadece şöyle dedim:
“Ben genelde geçerim. Ama bazen durduğum da olur.”
Gün Batımına Doğru: İki Yabancı, Bir Parantez
Saat 17:00’ye doğru hazırlanıp ayrıldım. Sarılmadık. Teşekkür etmedik. Sözleşme yapmadık. Ama aramızda çok şey oldu.
O kapıyı kapatırken, ben kendi içimde bir kapıyı açtım.
Kadıköy escort olarak yaşadığım gecelerde en çok sevdiğim şey, temastan çok anlamın kurulduğu anlardır. Bugünse bir sabah, geceye dönüşmeden tamamlandı.
Son Söz: Kadıköy’de Her Sabah Bir Hikâyeye Dönüşebilir
Ben Defne.
Bir kadın, bir dinleyici, bir eşlikçi ve bazen sadece bir gölgeyim.
Kadıköy’de yaşıyorum çünkü bu semtte bir insan, hiç konuşmadan bile bir hikâye bırakabilir ardında.
O adamla tekrar görüşmedik. Ama onu hâlâ Moda’da yürürken hayal ederim. Elinde kitabı, gözlerinde deniz… Beni hatırlayıp hatırlamadığını bilmem. Ama o sabah, onun hayatında kısa bir cümle olduysam…
Bu bana yeter.
Kadıköy Escort Defne’nin Geçmişle Hesaplaştığı Akşam: Zaman Geçse de Gözler Değişmiyor
Bazen tanıdığınız biri yıllarca ortadan kaybolur, sonra hiç beklemediğiniz bir anda karşınıza çıkar. Kadıköy gibi bir semtte bu ihtimal daha da yüksektir. Çünkü burada herkes bir gün birine rastlar.
O akşam saat 19:00 sularıydı. Bahariye Caddesi’nden Yoğurtçu Parkı’na yürüyordum. Hava serindi ama üşütmüyordu. Üzerimde uzun, lacivert bir pardösü, kulağımda eski bir Fransız şarkısı vardı. Parka yaklaşırken kalabalığın içinden biri dikkatimi çekti. Duruşu tanıdıktı. Ama tam olarak çıkartamıyordum.
Yaklaştım, göz göze geldik. Ve zaman durdu.
Efe.
Yıllar Öncesinden Kalan Bir Gülüş
Efe, yıllar önce tanıştığım ilk müşterilerimden biriydi. O zamanlar ben daha yeni başlamıştım bu işe. Onunla sadece iki gece geçirmiştik ama o geceler o kadar özeldi ki, birbirimizi hiç unutmadık. Ama sonra iletişim kopmuştu. O gitmişti. Sebep sormamıştım.
Şimdi ise gözleri hâlâ aynıydı. Derin, yorgun, ama tanıdık.
“Defne?” dedi.
“Sen hâlâ Kadıköy’de misin?”
Gülümsedim.
“Ben Kadıköy’ü hiç terk etmedim. Ama sen ettin.”
Omzunu hafifçe silkerek iç geçirdi.
“Bazen gitmek gerek. Ama dönmek şart değilmiş, onu yeni anladım.”
İkinci Bir Şans Gibi Bir Gece
Efe, hemen yanımdaki banka oturdu. Ben de çekinmeden yanına yerleştim. O ilk gece gibi değildi bu. Artık daha olgunduk. Daha çok şey yaşamış, daha az şey anlatır olmuştuk.
Yoğurtçu Parkı, ikimizin de geçmişini hatırlatıyordu. Efe sessizce cebinden bir sigara çıkardı. Uzattı.
“Bıraktım aslında ama bu gece eski bir şeyler hatırlamak istedim,” dedi.
Ben de içtim. Çünkü bu anı yaşamanın başka yolu yoktu.
Kadıköy’de Geceler Değişse de Ruh Aynı Kalır
Yavaş yavaş yürümeye başladık. Söğütlüçeşme’den Rıhtım’a, oradan Moda’ya doğru ilerledik. Kadıköy’ün geceleri sessizdir ama her taşın altında bir hikâye uyur.
Efe’yle yürürken bu taşları tek tek kaldırıyor gibiydik.
“Ben seni unutmadım,” dedi.
“Ama o zamanlar anlamamıştım ne yaşadığımızı.”
Ben sustum.
Çünkü bazı cümlelerin cevabı olmaz.
Birlikte Bir Puba Giriş: Eksiği Tamamlamayan Ama Yarayı Anlayan Bir Ortam
Moda’daki Bina barına girdik. Loş ışıklı, kalabalık olmayan bir geceydi. Bir köşe masası bulduk. Efe bira söyledi, ben klasik olarak kırmızı şarap.
Müzik hafifti. İnsanlar kendi aralarında konuşuyordu ama bizim masamızda kelimeler bile fısıltıyla ilerliyordu.
“Sen hâlâ Kadıköy escort olarak mı devam ediyorsun?” diye sordu.
“Ben hâlâ insanlara alan açmaya çalışıyorum,” dedim.
Bu cevap onu şaşırttı.
“Yani bu iş senin için hâlâ bir temas mı? Bir arayış?”
Başımı salladım.
“Bazen sadece bir gece, birinin ruhunu taşımasına yardımcı olur. Ve bazen o kişi sensin.”
Gözlerden Kalbe Akan Sessizlik
Barda çok uzun kalmadık. Saat 22:30 civarı dışarı çıktık. Moda Caddesi’nin o sessiz ama aydınlık hali her zamanki gibi içimizi ısıttı.
“Ben bu gece seninle bir yere gitmek istemiyorum,” dedi Efe.
“Ama seninle sabaha kadar yürümek isterim. Sadece yürümek.”
Bu teklif bana eski bir şeyi hatırlattı. Belki ilk geceyi, belki o zamanlar söyleyemediğimiz duyguları.
“Yürüyelim,” dedim.
“Ama önce bana şu sorunun cevabını ver. Neden gittin?”
Durdu. Derin bir nefes aldı.
“Seni unutamamaktan korktum.”
Ben de durdum.
“Peki şimdi neden döndün?”
“Çünkü artık hatırlamaktan korkmuyorum.”
Kadıköy Escort Olarak Geçmişle Barıştığım Gece
Moda Sahili’nde sabaha kadar yürüdük. Konuşmadan, ara sıra birbirimize bakarak. Ellerimiz yan yana geldi ama değmedi. Çünkü dokunmak bazen çok daha fazlasını ifade eder. Ve bu gece, söylenmeyen her şeyle tamamlandı.
Güneş yükselirken sahildeki bir bankta oturduk. Efe başını omzuma koydu.
“Ben seni satın almadım. Ama kaybettim.”
“Belki de bazı kayıplar, sahip olmadan yaşanır,” dedim.
Sonra birlikte kahvaltı yapmadan vedalaştık. Bu sefer gerçekten veda ettik. Bir kapanıştı. Ama buruk değil; tamamlayıcıydı.
Son Söz: Kadıköy’ün Hafızası Vardır, Affeder Ama Unutmaz
Ben Defne.
Hâlâ buradayım.
Kadıköy sokaklarında, parklarda, barlarda…
Geçmişimi içimde taşıyorum ama önüme bakan bir yüzle.
Kadıköy escort olarak her buluşmam aynı değil. Bazısı yeni bir bağ, bazısı yarım kalmış bir hikâyenin kapanışı…
Ama hepsinde ortak bir duygu var: gerçeklik.
Efe artık yok belki. Ama onunla yaşadığım o gece, içimde hep kalacak. Ve bir gün başka bir müşteri, aynı sessizlikle karşıma çıkarsa…
Onunla da aynı dürüstlükle yürürüm.